Taraf gazetesi; solun bir takım olguları ve ilişkileri açıklamak üzere kullandığı “sınıf”, “devlet”, “emperyalizm” gibi kavramlar yerine, “sivil toplum”, “küreselleşme”, “demokratikleşme” gibi kavramlara dayanan ve tüm bunları siyasal ufku piyasa ekonomisi ile sınırlandırarak yapan bir söylem oluşturmuştur. Bu söylem 1980’lerde başlayan bir ayrışmanın uzantısıdır; ancak Taraf’la birlikte yeni olan şey, tüm bu kavramların yanına “vesayet”, “Ergenekon”, “normalleşme” gibi yeni kavramların da eklenmesidir. Tüm bu söylemin sola dair eleştirel bir tutumla bir arada olması ve solun geri kalanına da önerilmesi, bazı eski teorik tartışmaları yeniden açmıştır… Bu bağlamda söylenebilir ki Türkiye’nin içerisinden geçmekte olduğu değişim sürecinde Taraf gazetesi sol liberal söylemiyle, solu yeniden tanımlayıp 1980 sonrası oluşan ayrışma noktalarını belirginleştirme işlevi gördü. Bunu ise Asya Üretim Tarzı gibi 1960’ların sosyo-ekonomik yapı tartışmalarına, Şerif Mardin’in Türkiye toplumunu anlamlandırmaya çalıştığı “merkez-çevre” ayrımına, İdris Küçükömer’in “Düzenin Yabancılaşması”nda savunduğu tezlere ve “güçlü devlet geleneği” gibi tartışmalara referansla yaptı. Günün sonunda Yetmez Ama Evet gibi kritik dönemeçlerde sol liberaller, AKP iktidarının Kemalist vesayet rejimini tasfiye ederken “demokrasi”yi hakim kılacağı beklentisiyle AKP’yi desteklerken, Taraf gazetesi de benzer kritik dönemeçlerde hem bu süreci “demokratikleşme” olarak yorumladı hem de çeşitli operasyonlara basın yoluyla delil sunarak lojistik destek sağladı.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.